GÖKÇE,"KEŞKE KONU MİLLİ PARK OLSA,CHP KALDIĞI YERDEN DEVAM EDİYOR"
18/02/2020 18:53
Maden ve Petrol İş Genel Müdürlüğü’nce tarım ve turizm kenti olan Aydın’da toplam 4 bin 783 hektarlık alanın maden işletmesi ve araması yapılması için ihaleye açılmasıyla ilgili CHP Kuşadası İlçe Örgütü tarafından organize edilen protesto eyleminde konuşan CHP İlçe Başkanı Mehmet Gürbilek'e cevap,AK Parti Kuşadası İlçe Başkanı Mustafa Gökçe'den geldi.
Gökçe,basına yaptığı yazılı açıklamasonda;"Ya bu CHP’lileri anlamak mümkün değil. HES diyorsun istemezuk.. maden diyorsun istemezuk.. yol, köprü hava alanı diyorsun istemezuk..hepsine karşı çıkıyorlar. Şimdi de Maden ve Petrol İşletme Genel Müdürlüğü tarafından 20 Şubat 2020 tarihinde yapılacak maden arama ihalesiyle ilgili görüş bildiriyorlar ve bu aramanın Milli Parkta olacağını iddia ediyorlar. Yaptıkları açıklamada her ne hikmetse konu Milli Park olmasına rağmen algı yaratmak için birçok farklı konuyu gündeme getiriyorlar (Kaz Dağları, HES,ler, Cerattepe, yollar vs) Yani hepsini bir torbanın içine atıyorlar algı yönetimi yapıp bilgi kirliliğine neden oluyorlar. Tabii ne yazık ki halkımızın kafasını da karıştırıyorlar. Biz de ifade ettikleri konularla ilgili Kuşadası kamuoyuyla bilgi paylaşımında bulunmak istedik.
Mesela Kaz Dağları; Kaz Dağlarının arama ruhsatı 2001 yılında verilmiş yani o zaman AK Parti Hükümeti iktidarda bile değildi.
Ayrıca çok fazla ağaç kesimi yapılıyor/yapılacak diyenler, CHP Küçükkuyu Belediye Başkanı Cengiz Balkan’ın Kaz Dağlarında villalardan oluşan bir site yapmak için 2.5 milyon zeytin ağacını kestiğini biliyor muydunuz? Peki bunu nereye koyacağız? O zamanlarda sanatçılarda çıkıp bu konuda destek vermişlerdi ve ne yazık ki onlarında kaz dağlarında villalarının olduğunu hepimiz öğrendik.
Diğer taraftan Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından bu bölge sık sık denetlenmektedir. Ağaç kesimi yapıldığı söylenen Çanakkale’ye sadece 2019 yılında 2 milyon fidan dikilmiştir.
Cerattepe ile ilgili olarak da; Yine maden arama ile ilgili çalışmalar 1990’ların başlarında başlatılmış sonra durdurulmuştur. Daha sonra 240 hektar’da yapılması istenen çalışmalar Bakanlıkça uygun görülmediğinden sadece 22 hektar alana düşürülmüştür. Yani bakanlık şartlar uygun olmadığı zaman zaten çalışmaları durdurmakta ya da girişimciden eksikliklerin giderilmesi talep etmektedir.
Diğer bir konu Hidro Elektrik Sanralleri yani HES’ler. HES’lerin akarsuları kuruttuğu ifade edilmiş. Oysa ki HES’ler sayesinde akarsuların boşa akan suları enerjiye çevrilmektedir. Elektrik Enerjisi oluşmaktadır. Ayrıca HES’ler AB tarafından da desteklenmekte ve çevre dostu olduğu belirtilmektedir. Yenilenebilir Enerjinin gündemde olduğu şu günlerde bunun önemi daha da artmaktadır. Ekonomiye katkısı büyüktür. HES’ler atık oluşturmamaktadır. Derinkuyu nükleer santraline karşı çıkan CHP zihniyeti şu sorunun cevabını verememektedir.Her geçen gün enerji ihtiyacı artan Türkiye enerjisini nereden karşılayacaktır?
AK Parti hükümetleri zamanında çok fazla ağaç kesimi yapıldığı ifade edilmiştir. Oysa ki Tarım ve Orman Bakanımız Dr Bekir Pakdemirli’nin verdiği rakamlar tam tersi yöndedir.
“2002’de 20.8 milyon hektar olan Orman Alanımızı 2018’de 22.6 milyon hektara çıkardık. 16 yıllık süreçte 5.27 milyon hektarda 4 milyar 324 milyon fidanla toprak buluştu.Sadece 2018 yılında 263 milyon 76 bin fidan dikildi. 1 Ağustos 2018 -
8 Temmuz 2019 arası 255 milyon 433 bin fidan dikilmiştir” demiştir. Ayrıca Birleşmiş Milletler raporuna göre son 10 yıl içinde orman sahalarını en çok büyüten ülke Türkiye olmuştur.
Ayrıca Geleceğe Nefes Kampanyası ile Türkiye genelinde 81 ilimizde 11 milyon fidan dikim işlemi yapılmıştır. Bu konuyla ilgili olarak yine bu fidanlar tutmaz zamanı uygun değil dense de dikilen fidanların %90’ının tuttuğu Bakanlık Yetkilileri tarafından açıklanmıştır.
Fakat şu konuyu gerçekten çok merak ediyoruz. Karşımızda bu kadar ağaç sevgisi olduğunu iddia eden bir kitle varsa soruyoruz:
Geçen yaz Ağustos ayında gerek İzmir, gerekse çeşitli illerimizde orman yangınları çıkmıştı ve ne yazık ki çok büyük alanlar, mesela sadece İzmir’de 500 hektar alan yanıp kül olmuştu ve bir de bu yangınları PKK üstlenmişti. PKK’nın üstlendiği bu yangınlara niçin sesiniz çıkmadı? Ayrıca Belediye Meclis toplantısında (İzmir) AK Parti ve MHP grubu bu yangınlarla ilgili araştırma önergesi verdiğinde CHP grubu niye red etti? Bunun takdirini de kamuoyuna bırakıyoruz.
Maden Arama ile ilgili olarak 2008’e verilen arama ruhsatı sayısı 36098 iken bu sayı 2017 yılında 6144’e inmiştir.Bu rakamlar konunun ne kadar ciddiye alındığının,ince elenip sık dokunduğunun göstergesidir.
Diğer taraftan yine Kuşadası’nda Kirazlı mahallesi civarında maden arama ile ilgili bir çalışma yapılmış fakat çevresel etkiler göz önünde bulundurulduğunda olumsuzluklar olabileceği görüldüğünden iptal edilmiştir.
20 Şubat 2020’de ihaleye açılacak maden arama alanının Milli Park sınırlarıyla bir alakası yoktur. Milli Park’tan yaklaşık 3 km uzaklıkta Davutlar’da bulunan rüzgâr tribünlerinin olduğu yerde yapılacaktır. Bu ihale sadece maden arama ile ilgili olup maden çıkarma söz konusu değildir. Maden arama sonucunda çıkan rapora göre diğer kurum ve kuruluşlarla görüşülecek ve riskler değerlendirilecek akabinde ÇED raporlarının sonucuna göre maden çıkarmaya onay yada red verilecektir.Daha ortada hiçbir şey yokken bu kadar patırtı niye kopartılmaktadır? Yoksa amaç ‘’Bağcıyımı dövmektir’’ Tabii ki çevre de hepimizin doğa da hepimizin bu kimsenin tekelinde değildir. Dolayısıyla sonuçlara bakılarak karar verilecektir"dedi.
