GÜNEL,’’KUŞADASI BELEDİYESİNİN BU HAKSIZ VE HUKUKA AYKIRI GİRİŞİMİNE KARŞI DAVA YOLUNA BAŞVURMUŞ BULUNUYORUZ’’
24/02/2018 03:18
M.Emgin Sitesi, Özgün Sitesi , Dergah Sitesi ve Adalıoğlu Camii mevkiinde 2014 yılında yer kayması yaşanmış,120 aile evlerini boşaltmak zorunda kalmıştı.Kayan yerlerde Kuşadası Belediyesi tarafından son gülerde yapılan çalışmalar Kuşadası’nda gündemi oluşturdu.
Kuşadası Belediyesi tarafından yapılan arsanın asfalt üzerinden başlayarak zemin güçlendirme çalışması yapması, arsa sahipleri, yüklenici firma, ve fore kazık imalat şirketi ile inşaat mesul müdürü ortak bir basın açıklaması yaptı.
Firma yetkilileri avukatı Av. Ömer Günel’in yaptığı basın açıklamasında ;
“Bilindiği üzere ; müvekkillerim , Mücella Emgin Sitesi, Özgün Sitesi , Dergah Sitesi ve Adalıoğlu Camii mevkiinde bulunan Kuşadası Hacıfeyzullah mah. Kemertepe mevkii 2103 ada 26 parsel nolu taşınmazın malikleridir. Art Stil Ltd.Şti. ise söz konusu taşınmaz üzerinde yapılacak inşaatın müteahhitidir.
Bu taşınmazda olay öncesi yapılan çalışma, imalat ve inşaat öncesi arazinin yapısı gereği, zemin ıslahı ve sonrasında iksa çalışmasıdır.
Çalışma öncesi zemin iyileştirme projesi hazırlanmış ve söz konusu proje 15.11.2013 tarih 30320 sayılı dilekçe ile Kuşadası Beledi yesine verilmiştir.
Söz konusu projeyi Kuşadası Belediyesi 23.05.2014 tarih 246 sayılı inşaat ruhsatını düzenleyerek ruhsatlandırmıştır. Ayrıca, yapılan imalatların imara uygunluğunu da yazılı olarak müvekkillere bildirmiştir.
Nitekim, söz konusu bölge de toprak kayması yaşandığı hususu üzerine 2014 yılı içinde yerinde yapılan incelemeler neticesinde son olarak Aydın Valiliği AFAD Müdürlüğü tarafından 07,11,2014 tarihinde bir rapor tanzim edilmiştir.
Bahse konu raporda ‘’Mücella Emgin Sitesi Ceyda ve Atalay Bloklarının arka bahçe zemininde su çıkışı olduğu görüldüğü ,site çevresindeki deformasyonlara (çatlama ve kabarma) sebep olduğu ,bölgenin genel jeolojisini oluşturan kil içeriği yüksek neojen yaşlı birimlere (kil taşı-silt taşı-kil -silt-kum)sızan şebeke vs. suların killi birimlere olan etkisiyle şişme ve büzülme oluştuğunun düşünüldüğü ,dilatasyonlarda ayrılmaların gözlemlendiği ,bina taşıyıcı sistemlerinde her hangi bir hasara rastlanmadığı ,ayrına tretuarlarda bahçe duvarlarında ve istinat yapılarında ayrılmaların olduğunun gözlemlendiği ,Ceyda ve Atalay Bloklarında yapısal hasarlara rastlanmadığı ,Fore Kazıklı İksa sistemi incelendiğinde yapısal hasar ve hareketliliğin olmadığının görüldüğü ‘’ tespiti yapılmıştır.
Nitekim sizlerinde bildiği gibi bir süre sonra bazı taşınmazlar tahliye edilmiş ve bu konu yargıya intikal etmiştir. Müvekkillerimin ve Kuşadası Belediyesinin davalı olduğu dava, Kuşadası 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/811 E. Sayılı dosyasında devam etmektedir.
Ancak, Kuşadası Belediyesinin peşinen sorumlu olarak ifade ettiği müvekkillerimin meydana gelen olayda sorumluluklarının olup olmadığı, varsa ne kadar kusurları olduğu henüz bilimsel olarak kanıtlanmadığı gibi bu husustaki yargılama da devam etmektedir.
Yargılama devam ederken gerek Ortadoğu Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü , gerekse Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümünden alınan uzman raporlarında , kayma yönü ve imal edilen İksa sisteminde hiçbir hareketliliğin gözlenmediği hususları birlikte değerlendirilmiştir. Kaymanın , müvekkillere ait taşınmaza doğru değil , Kuzeydoğu ,Güneydoğu yönüne doğru olduğu ,kaymanın müvekkillere ait taşımaz da uygulanan projeden kaynaklanmadığı , başkaca etkenlerin rol oynadığı belirlenmiştir. Ancak, henüz yargılama devam ettiği için bu hususlar detaylı bir şekilde bugüne kadar kamuoyu ile paylaşılmamıştır.
Kuşadası Belediyesi bölgedeki kaymanın müvekkillerime ait taşınmazda yapılan imalattan kaynaklandığı iddiasına halen kesin bilimsel bir veriye sahip olmamalarına rağmen devam etmektedir. Hiçbir hukuki dayanağı olmayan gerçek dışı bu iddialar ciddiyetten uzak ve yakışıksızdır. Nitekim son olarak kaymanın önlenmesi bakımından re’sen yaptırdıkları bir projeyi uygulamaya koymuşlardır. Uygulanan proje , mevcut kaymayı önlemek için yeterli olmadığı , yanlış alana uygulandığı gibi müvekkillerimin rızası dışında taşınmazlarına el konulmuş ve taşınmazda çalışma başlatılmıştır. Oysa, bir jeoloji mühendisi olmadan, heyelanı önlemek için böyle bir projenin yapılması dahi tek başına imkansızdır. Doğru değildir. Dolayısıyla bu uygulama da doğru değildir.
Kuşadası Belediyesinin bu haksız ve hukuka aykırı girişimine karşı dava yoluna başvurmuş bulunuyoruz.
Yapılan yanlış uygulama ile hem belediyenin parası boşa harcanmakta hem de beklenen fayda sağlanmamaktadır.
Doğru olmayan bilgiler ile kamuoyu yanıltılmakta ve gerçekler saptırılmaktadır. Hem o bölge de mağdur olan kişiler hem de İlçemiz için ve müvekkillerim için oldukça önemli olan bu konuda müvekkillerim sorumluluktan hiç kaçınmamıştır. Doğal olarak kaymaya neden olan gerçeklerin tespitini beklemektedirler.
Diğer yandan yetkililerin sorunu çözme yöntemi ve yanlış girişimleri , meydana gelen olayın sonuçlarını ortadan kaldıracak nitelikte olmayıp, sorunu büyüten ve çözümsüz bırakacak niteliktedir.
Kamuoyunun doğru bilgilenmesi adına bu açıklama zorunlu hale gelmiştir. Kamuoyuna Saygıyla duyurulur. “’’diye konuştu.
